Farklı tur programlarında toplam 350 € olan ekstra turlar ücretsiz...
Gezimize İstanbul Havalimanı Dış Hatlar Terminalinde saat 06.00’da başlıyoruz. Bilet ve bagaj işlemlerinin ardından Türk Hava Yollarının TK 1503 sefer sayılı uçuşu ile saat 09.10 da Nurnberg Havalimanına hareket ve Almanyanın yerel saat ile 10.10 ’da varış. Pasaport bagaj işlemleri bitiminde özel otobüsümüzle Nurnberg turumuza başlıyoruz. Nurnberg turumuzda Avrupa’nın ele geçirilmesi en zor Orta Çağ askeri yapılarından birisi olan Kaiserburg Kalesi, kente hâkim olan Gotik mimarinin en güzel örneklerinin başında sayılan 477’de tamamlanan Saint Lorenz Kilisesi, Orta Çağ sanat koleksiyonunu bünyesinde barındıran Nürnberg Kilisesi, Nürnberg’in ana meydanı olarak anılan Güzel Çeşme’ye ve Nürnberg Kilisesi’ne ev sahipliği yapan Hauptmarkt ve eski şehir görülerek gezimizi tamamlayarak sadece bir saat uzaklıktaki Romantik Yol Almanya’nın başkenti, en gözde şehri Rottenburg Ob Der Tauber’e hareket ediyoruz. Unesco Dünya kültür mirası listesindeki, Arnavut kaldırımlı sokaklar, bakımlı eski evlerle, romantik yolun gözbebeği, 15 milyon turistin ziyaret ettiği Rothenburg turumuzda şehrin en güzel ve en fotojenik meydanı Plönlein, belediye binasının (Rathaus) bulunduğu şehrin ana meydanı Markt Meydanı, şehri baştan başa saran 2,5 km uzunluğunda 42 kulenin bulunduğu surlar, yöresel dantel işlemeler satan minik dükkanlar, oyuncakçılar, minik pastanelerle süslü Schmiedgasse Caddesi görüldükten sonra otelimize yerleşme. Geceleme Otelimizde
Sabah kahvaltı sonrası kısa bir yolculukla rengarenk evleri, çiçekli balkonları ile Bamberg’deyiz. Regnitz Nehri’ne kazıklar üzerine 1467 yılında inşa edilen Altes Rathaus, 13. yüzyılda romanesk mimari üslubuyla yapılmış Bamberger, Domplazt diğer adıyla Katedral Meydanı ve son olarak şehrin günümüzdeki ana meydanı Maximiliansplatz gezildikten sonra Wüzrburg’a hareket ediyoruz. 1120 yılında inşa edilmiş, Marienberg Kalesi ile eski şehri birbirine bağlayan, 185 mt. uzunluktaki Almanya’nın ilk taş köprüsü Alte Meinbrücke, Würzburg Piskoposlarının zenginliğini göstermek için 18.yy’da inşa ettiği “Dört Kıta’’ adlı dünyanın en büyük tavan freski ile ünlü Almanların tüm saraylardan daha üstün saray dedikleri Unesco Dünya Kültür Mirası Residence’ı görüp son durağımız Almanya’nın en zengin, huzurlu şehirlerinden Wiesbaden'deyiz.Yeşilin her tonunun doya doya yaşandığı Wiesbaden, Romalılardan bu yana kaplıca şehri olarak biliniyor. Dostoyevski, ünlü romanı Kumarbaz’ı bu şehrin kumarhanelerinde tüm servetini kaybettikten sonra yazmıştı. Şehrin kaplıcaları Goethe gibi şöhretleri ağırlamış, Brahms bir bahar tatilinin ilhamıyla başyapıtlarından 3. Senfoni’yi bestelemişti. Bir kilometrelik görkemli Wilhelm Caddesi, muhteşem Kurhaus sarayı, Neroberg tepesinden şehrin harika manzarasını da izledikten sonra bugünkü gezimiz tamamlayarak otelimize yerleşme ve serbest zaman. Konaklama Otelimizde
Sabah kahvaltısından sonrası Rudesheim’a hareket. Rudesheim gezimizde 1871’de Almanya’nın birleşmesi şerefine yapılmış devasa boyuttaki Neiderwalt Anıtı’nın olduğu parkın aşağısındaki yemyeşil bağların ve Ren Nehri’nin seyir keyfi sizleri bekliyor. Son olarak birbirinden güzel romantik evlerin, şık restoran ve kafelerin olduğu ünlü Dosselgasse sokağını gezdikten sonra Rudesheim – St. Goarshausen arasındaki muhteşem Rhein nehir gezimizi gerçekleştirmek için limandan KD Cruise gemimize biniyoruz. İsviçre Alpleri’nden doğup, Hollanda’da Kuzey Denizi’ne dökülen Ren Nehri’nin en popüler gezi bölgesi UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Romantik Vadi’deki şatolar, bağlar ve ormanlar arasındaki muhteşem manzaralı 3 saat sürecek Rhien nehir gezimizi tamamlayarak St. Goarshausen’a varıyoruz. Ardından Rhein ve Mosel'in birleştiği Almanya’da nehirlerin kraliçesi olarak adlandırılan Koblenz’e doğru yola çıkıyoruz. Koblenz gezimizde şehrin en eski köprüsü, Rhein ve Mosel nehirlerinin birleştiği burunda şehrin en görkemli yapıtı I. Wilheim Heykeli, çok detaylı işçilikle Koblenz’in 2 bin yıllık tarihini anlatan 10 metre boyundaki, 3 boyutlu Anıt Çeşme (Historiensueule) ve Alman-Fransız akrabalığına atıfta bulunan, ağzından su fışkıran çocuk motifli çeşmenin bulunduğu Jesuitenplatz Meydanı görüldükten sonra bugünkü programımızı tamamlayarak otelimize hareket ediyoruz. Konaklama Otelimizde
Sabah kahvaltısının ardından hareketle ilk durağımız yeşillere bürünmüş tepeler arasında sakince akıp giden Neckar Nehri kenarında, Orta çağdan kalma masal şehri Heidelberg. Almanya’nın tartışmasız en g üzel ve romantik şehirlerinden Heidelberg turumuzda Avrupa’nın sadece yayalar için ayrılmış olan en uzun caddesi unvanına sahip, 1,5 km’lik uzunluğuyla şehrin kalbinin attığı Hauptstrasse, ortasında bir Herkül Heykeli ve çeşme bulunan Marktplatz Meydanı, Neckar Nehri tarafından ikiye ayrılmış, üzerinde bulunan 200 metre uzunluğunda ve 7 metre genişliğindeki tablo güzelliğinde bir görünüm sergileyen Eski Köprü, bazı yerleri yıkılmış olsa da görkemli ve görmeye değer, şehrin olağanüstü manzarasını seyredebileceğiniz, yeşil ormana sırtını dayayan Heidelberg Kalesi ziyaretimizden sonra Avrupa’nın ikinci siyasi başkenti Strasburg’a hareket ediyoruz. Strasburg şehir turumuzda rengarenk çiçeklerin arasındaki kanal kenarına dizilmiş Orta Çağ’dan kalma Alsace evlerinin dizildiği Petit France (küçük Fransa) ve Petit France’in başlangıcındaki 14. yüzyılın başında inşa edilmiş kapalı köprüler, Ponts Couverts, Pont Couverts bölgesinin çok güzel fotoğraflarını çekebileceğiniz 17. yüzyılın başlarında yapılmış Vauban Barajı, Arnavut kaldırımlı dar sokaklarıyla tarihi yapıları Unesco Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Strasbourg’un merkezi diyebileceğimiz “Grande İle” ve dünyanın en yüksek 6.kilisesi olan gotik mimarinin en güzel eseri kabul edilen Notre Dame, şehrin en ünlü yapılarından Kammerzelli Evi görüldükten sonra Fransa’nın saklı cenneti Colmar’a hareket ediyoruz. Rengarenk binaları, aslında Venedik’te olduğundan çok daha dar ve kısa kanallarıyla kelimenin tam anlamıyla bir peri masalını andıran Colmar’ın mısır çarşısına benzeyen kapalı çarşı Marche Couvert ardından Rönesans döneminden kalma şimdilerde restoran olarak kullanılan, asık suratlı kafa figürleriyle kasabadaki en ünlü yapılardan Maison des Têtes yani Kafalar Evi, 1200’lü yıllarda inşa edilmiş heybetli yapısıyla Dominicains Kilisesi ile bugünkü programımızı tamamlayarak otelimize yerleşme ve serbest zaman. Konaklama Otelimizde
Sabah kahvaltı sonrası aslında Venedik’te olduğundan çok daha dar ve kısa kanallarıyla kelimenin tam anlamıyla bir peri masalını andıran Colmar’ın en ünlü bölgesi “Küçük Venedik”e (Petite Venice), gotik mimarinin özelliklerini taşıyan eski gümrük binası Koifhus, 1537’den günümüze iki katlı sekizgen yapısı ile Colmar’ın en ünlü evlerinden Pfister Evi, görüldükten sonra yaklaşık 2 saatlik yolculuk sonrası İsviçre'ye geçiş yaparak dünyada yaşam kalitesi en gelişmiş şehir olan Zürih’i geziyoruz. Dünyaca ünlü moda ve saat markalarının mağazaları ile dolu 1,4 kilometre uzunluğundaki Zürih gezilecek yerler listesinin vazgeçilmez bulvarı Bahnhofstrasse, İkiz kuleleriyle şehrin en etkileyici yapılarından Büyük Manastır (Grossmünster), 19.yüzyıldan kalma vitraylarıyla turistlerin ilgisini çeken Fraumünster, hem gezginler hem de yerel halk için kentteki en popüler cazibe noktalarından İsviçre’nin en büyük beşinci gölü Zürih Göl Kıyısı,şehrin içinden geçen Limmat Nehri ve şehrin iki yakasını birbirine bağlayan köprüler, nehir kıyısına doğru Avrupa’nın en büyük saatine sahip kilisesi St.Peterskirche görülüp verilecek serbest zaman sonrası Zürih havalimanına hareket ediyoruz. Bilet, bagaj ve pasaport işlemlerinin ardından Türk Hava Yollarının TK 1910 sefer sayılı uçuşu ile İsviçrenin yerel saatine göre 18.50’da İstanbul’a hareket ettikten sonra, Türkiye yerel saat ile 22.50’de İstanbul’a varış ve turumuzun sonu.
3* - 4*'lı Otellerde Konaklama
İlk yorumu siz yapın