Diyarbakır'da Gezilecek Yerler
Diyarbakır, kültürüyle ve tarihiyle ön plana çıkan bir şehirdir. Şehre geldiğinizde upuzun kalesi, Hevsel Bahçeleri, birbirinden güzel mabetleriyle buram buram tarih kokan bir şehir ile karşılaşacaksınız. Güney Doğu’nun cennet gibi olan ve seyyahların uğrak noktası olan bu yer sadece insanlara değil birçok kuş türüne de ev sahipliği yapmaktadır. Helenistik dönemden Roma’ya, Artuklulardan Selçuklulara birçok medeniyetten yansımalar görebileceğiniz bu şehir Dicle Nehri’nin sakinliğiyle de sizleri dinlendirecek.
Hasan Paşa Hanı
Osmanlı döneminde yaptırılan han iki katlı ve avlulu bir yapıya sahiptir. Diyarbakır’ın bu tarihi güzelliği seyyahlarında diline düşmüş. Geçmişte özellikle tüccarlar için büyük öneme sahip bu han aslına uygun olarak restore edildikten sonra ziyaretçileri açılmıştır. Avlunun ortasındaki şadırvanın çevresinde hediyelik eşya satan dükkanlar, sahaflar, antika çarşıları ve kafeler bulunmaktadır. Hem tarihi hem de turistik olan bu yerde Doğu Bölgesi’ne özgün telkârilere rastlamanız mümkün. El işiyle özenle yapılan bu takıları incelemelisiniz.
Diyarbakır Ulu Camii
Şehrin merkezinde yer alan camii Martoma Kilisesi’nden çevrilmiştir. Birçok kez onarım görerek günümüze gelmiş olan yapıda El Cezeri tarafından yapılan güneş saati camiinin avlusunda bulunmaktadır. Birçok medeniyetten aldığı mimari özellikleri avlu cephelerindeki yazıtlardan ve kabartmalardan da anlaşılmaktadır. Anadolu’nun en eski camii örneklerinden olan yapı Şam Emeviye Camii’nin benzerliklerinden dolayı yansıması olarak görülmektedir. Diyarbakır’ın hafızası olan taştan ve az da olsa tuğla malzemelerden yapılmıştır.
On Gözlü Köprü
Diğer adı ”Silvan” olan köprü Dicle Nehri’nin üzerinde bulunuyor. Adını da aldığı on adet açıklığı bulunan köprü yaklaşık 170 metre uzunluğundadır. Köprünün üzerinde kitabeler ve aslan kabartması gibi figürler bulunmaktadır. Özellikle akşam saatlerinde köprünün üzerindeyken Dicle Nehri’ni ışıldatan lambalardan oluşan görsel şölenle karşılaşabilirsiniz. Günümüze kadar çeşitli onarımlarla gelen köprüden Diyarbakır’ın “Tarihi Kemeri” olarak da bahsedebiliriz.
Sülüklü Han
Yerlileri tarafından “Kazancılar Hanı” olarak da anılan han, adını avlusundaki kuyunun içinden çıkan sülüklerden almıştır. 18 odalı ve üç katlı olarak inşa edilen han günümüzde tek katlıdır. Gerek dinlenme yeri gerek ordugah sığınma alanı olarak kullanılan han günümüzde kafe olarak kullanılmaktadır. Tarihi yapısı ve duvarlarıyla geniş bir alana sahip bu yerde özel Diyarbakır kahvesini içerek hanın tadını çıkarabilirsiniz.
Surp Giragos Ermeni Kilisesi
“Aziz Kyriakos” ismiyle de bilinen kilisenin gotik mimari yapısı zamanla zedelenmiş ve bu yüzden restore edilmiştir. Diyarbakır’ın hoşgörülü tarihi görüşünü yansıtan bu kilise Ermeniler için büyük önem taşımaktadır. Kısa süre önce biten restorasyonu sayesinde ibadete tekrar açılıştır. Diyarbakır, seyyahlar için durak noktası olması sebebiyle içerisindeki görkemli yapıtlarıyla da seyyahların eserlerine konu olmuştur. Eski yapısı hakkında bilgi sahibi olunan eserler baz alınarak daha görkemli olarak düzenlenmiş ve ibadete açılmıştır.
İskender Paşa Konağı
Tarihi çok eskiye dayanan taştan yapılan konak içerisinde yer alan çınar ağaçlarının arasında müthiş bir seyir zevki sunuyor. Gelenlerin tekrar geldiği konakta dört bir yandan gelen kuş cıvıltıları ve çınar ağaçları altında kahvaltı yapabilir görkemli İskender Paşa Konağı’nın tadını çıkarabilirsiniz. Diyarbakır valisi İskender Paşa tarafından yapılan konak tarihi yapısı dikkat edilerek restore edilmiştir. 400 yılı aşkın çınar ağaçları ve tarihi Diyarbakır ev mimarisini yansıtmasıyla önemli bir kültür noktasıdır.
Diyarbakır Kalesi ve Arkeoloji Müzesi
İç kale ve dış kale olarak iki bölümden oluşan yapının Dağ Kapı, Urfa Kapı, Mardin Kapı ve Yeni Kapı adında dört ana girişi bulunmaktadır. Çin Seddi’nin ardından dünyadaki en geniş savunma duvarı olarak bilinen sur UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak belirlenmiştir. Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bulunan ve Neolitik çağ başta olmak üzere, Asur, Roma, Selçuklu, Osmanlı gibi birçok dönemden eserleri bulunan Arkeoloji Müzesi yer almaktadır. Bizans Lahitleri, Çivi yazılı Asur stelleri, Roma Heykelleri gibi 1100 eserin sergilendiği müze Diyarbakır’ın tarihi yapısı bakımından önemli bir yere sahiptir. Birçok kültür ve medeniyetten izler taşıması sebebiyle turistlerin uğrak noktası olan bu yer sizlerin de ilgisini çekecektir.
Malabadi Köprüsü
Silvan ilçesinde yer alan taş köprü geniş kemeriyle ilgi çekmektedir. Silvan’ın temsili logosu haline de gelen bu tarihi köprü Artuklular döneminde yapılmıştır. Köprünün iki yanına kervan ve yolcular için yapılmış odalar köprü nöbetçileri tarafından da kullanılmıştır. Evliya Çelebi tarafından Seyahatname’de bu köprüden: “Malabadi Köprüsü’nün altına Ayasofya’nın kubbesi girer.” Denilerek bahsedilmiştir. Köprü masmavi sulak arazinin üzerine inşa edilmiş ve güneşli günlerde etraftaki yeşilliklerin suya yansımasıyla doğal bir tablo görünümüne ulaşmaktadır.
Hevsel Bahçeleri
Diyarbakır surları içerisinde yer alan bu bahçe yıllardır süre gelen sivil bir bahçe ve dinlenme alanı olma özelliğini korumaktadır. Dicle Nehri ile surların arasında kalan bu verimli bahçe birçok hayvan türüne de barınaklık yapmaktadır. Göklerinde birbirinden güzel kuşların uçtuğu bahçede sincap kirpi gibi birçok sevimli hayvanda yer almaktadır. Aynı zamanda Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki en büyük kuş cenneti olması sebebiyle de Hevsel Bahçeleri önemli bir yere sahiptir.