Karaöz Korsan Koyu
KARAÖZ - KORSAN KOYU
Ülkemizin gizli kalmış güzelliklerinden olan Karaöz, sosyal medyanın gazabı ile Korsan Koyu’nun meşhur olması sonucunda her yıl yüzbinlerce turist ağırlamaya başladı. Bölgede buna uyum sağlamak amacıyla kıyıda köşede her boşluğu bulan işletme açmaya başladı. İmar barışının da etkisiyle doğal araziler bir anda bungalov ve kamping alanlarına dönüştü. Bunun da peşine bölgede serbest kamp yasağı gelince her şey değişmeye başladı. Şimdi bu artık gizli kalamamış olan bölgenin bizim gözümüzdeki aurasından bahsedeceğiz.
KARAÖZ’E NASIL GİDİLİR?
Karaöz’ü sizlere anlatmadan önce nasıl gidileceğinden bahsetmemiz gerekiyor. Her kıyıda köşede kalmış yer gibi bu noktaya ulaşmak da göründüğü kadar basit değil. Karaöz konum olarak batı Antalya’nın yaklaşık olarak tam ortasında yer alıyor. Ana yoldan ise epey uzakta. Eğer burayı görmek istiyorsanız ana yoldan çıktıktan sonra yaklaşık 20 kilometre içeri kat etmeniz gerekiyor. Ardından Korsan Koyu için de 4 kilometre daha yolunuz var.
Eğer Karaöz’e toplu taşıma ile gitmek istiyorsanız dolmuşlar yalnızca Kumluca merkezden kalkıyor. Bu dolmuşlar ise Karaözden öteye devam etmiyor. Korsan Koyu bölgesine gitmek istiyorsanız taksi, otostop ve ya 1 saatlik yürüyüş yapmanız gerekmekte.
KARAÖZ NASIL BİR YER?
Karaöz belde merkezi tatilcilerin gelip gidişinden çok yıl boyu oturmak için evi olanlar tarafından kullanılsa da çevrede her türlü konaklama imkanı bulunuyor. Sırtını yasladığı dağdaki açık yeşil çamların görüntüsü sizi adeta buralardan alıp tropikal bir bölgeye gelmiş hissi veriyor. Yılın birçok döneminde bölgede sabah sis ev küçük bulutlanmalar görebiliyorsunuz. Sabahın erken saatlerindeki görüntüsü ise oldukça muazzam. Karaöz merkezinin aynı zamanda geniş de bir kumsalı bulunuyor.Keyifli vakit geçirebileceğiniz de bir çok yer mevcut.
KARAÖZ’DE NELER YAPILABİLİR?
KARAÖZ KOYLARI
Karaöz’de denize girmek için tercih edebileceğiniz 4 adet adlandırılmış bir o kadar da isimsiz koy bulunmakta.
Adlandırılmış koylardan ilki Mavikent yönündeki ikinci koy olan Kargılı Dere koyu. Bu koy küçük ve piknik yapılabilen bir koy. Bölgede belediye tarafından koyulmuş oturaklar bulunuyor.
Papaz Koyu, Mavikent istikametindeki ilk karşınıza gelen koy oluyor. Kargılı Dere ile komşu olan bu koy diğerinden biraz daha geniş ve büyük fakat deniz olarak ve işletme olarak aralarında pek bir fark bulunmuyor.
Korsan Koyu, bölgedeki koylar arasında en meşhur olanıdır kendisi. Bölgedeki tüm koyların genel adı olan Korsan Koyu adını tek başına sahiplenmiştir. Bölgenin kuzeyindeki adaların bölgesindeki yoğun akıntı sebebiyle kötü havadan kaçmak isteyen denizciler çoğu zaman mecburen bazen de korsanların etkisiyle bu bölgeye mecburi giriş yaparlarmış. Bu gerçekleştiğinde de kaçınılmaz olarak soyulurlarmış. Koyun adı buradan gelmekte. Şu an büyük kısmı yok olmuş durumda olsa da bölgede antik bir kent kalıntısı da bulunmakta. Bu şehrin antik dönemdeki adı ise Melanippe imiş. Koya inerken küçük bir bilgilendirme tabelası bulabilirsiniz.
GELİDONYA FENERİ
Gelidonya Feneri bölgedeki en meşhur nokta. Öyle ki burası ülkemizin en romantik noktalarından biri olarak her yıl binlerce çiftin hadi gidelim demesiyle gittiği bir yer. Ülkemizin en güney noktalarından biri olan kayalıkları da fenerin hemen açıklarında yer alıyor. Bölgedeki kayalıklar doğu batı ve batı doğu yönlü çok güçlü iki akıntının da buluşma noktası. Bu akıntılar sebebiyle birçok gemi zamanında bu kayalıklarda batmışlar. Öyle ki dünyada bugüne kadar en fazla batık olan noktalar listesinde bulunuyor. İçerisindeki akıntı öyle güçlü ki incelem için ekipler dahi bölgeye gidememekteler.
Kayalıklarını bir kenarı bırakırsak bu güzel manzaraya nasıl gidildiğini sizlere anlatalım. Öncelikle sizi yürüyüş ve yolda fotoğraf çekilme hızınıza göre değişse de ortalama 1 saatlik bir yürüyüş bekliyor. Gidişi tamamen bayır yukarı olan bu rotaya ulaşmak için Korsan Koyu’nun bulunduğu noktadan fener tabelasına kadar yürümeniz gerekiyor. Bu noktadan sonra ise yaklaşık 10 derecelik bir eğimle sürekli olarak çıkıyorsunuz. Bu çıkışın ardından fenere ulaşmış oluyorsunuz.
Gelidonya fenerinde neler var bunları anlatmak gerekirse, oturabileceğiniz yalnızca bir bank ve serilebileceğiniz bir de teras bulunuyor. Fenerin içine giremiyorsunuz. Bölgedeki en güzel fotoğraf noktası ise sırta doğru 1 dakika yürüdüğünüzde büyük bir çamın altına oturma yeri yapılmış 5 metrekarelik bir seyir terası.
Fenerin bulunduğu noktada ise hiçbir imkan bulunmuyor. Ne bir çeşme ne bir yeme içme yeri ne de su satan bulunuyor. Bu sebeple yeme içmeden çok mutlaka su taşımalısınız. Eğer çok susayan biri değilim diyorsanız yine de bir iki yarımlık şişe alın ki yolda elbet bunu atlayanlar görürsünüz, onlara verip sevaba girebilirsiniz. Çünkü fenerin oradaki tek kaynak bir kuyu suyu. Bunu da orada konaklayacak olan Likya Yolu yürüyüşçüleri duş suyu olarak kullanmaktalar. Bu noktadan geri dönüş ise aynı yoldan.
BÖLGEDEKİ İMKANLAR
Bölgede her türlü konaklama tesisi bulabiliyorsunuz. Bölge küçük olduğu için gelmeden önce rezervasyon yaptırmakta fayda var. Karaöz belde merkezindeki birkaç restoran dışında restoran bulunmuyor. Günlük yeme içme işleriniz için ise Korsan Koyu çevresindeki işletmelerin de restoran kısımlarını kullanabiliyorsunuz. Bölgedeki her işletme köyün yerlisi olduğu için doğal, samimi ve eli lezzetli insanlar. Gönül rahatlığı ile her noktada kalabilir ve yemek yiyebilirsiniz.
Etkinlik olarak ise bölgede tekne turu tarzı büyük toplu etkinlik işleri bulunmuyor. Yapabileceğiniz en farklı etkinlik Korsan Koyu’na gün içinde park eden küçük teknelerle koy turu yapmak. Bunların dışında bölgedeki en büyük nimet ise Karaöz’ün tam merkezinde A-101 market var. Böylesine kıyıda köşede kalmış bir yerde her şeyi bulabileceğiniz tek nokta burası diyebiliriz. Buna ek olarak 2 de küçük market bulunuyor. Diğer ihtiyaçlarınız için Mavikent’e gitmeniz gerekiyor.
.png)
